TARİH. AĞUSTOS AYI VE ERMENİLER (I)

22 Ağustos 2023


      Ders alınan tarih, toplumlara ve onu yönetenlere çok farklı yollar açmıştır. Fatih Sultan Mehmet, Bizans İmparatorluğuna son verdiğinde Orta Çağ kapanarak, Yeni Çağ, 26 Ağustos 1789 Fransız İhtilâli ile de Yeni Çağ sona ermiş, Yakın Çağ başlamıştı.

      Kuşkusuz TARİHİ hepimiz biliyoruz!

      Kaynaklara göre;

      1789 Fransız İhtilali ile başlayıp, günümüze kadar süren, YAKIN ÇAĞ da Osmanlı Tarihi ele alındığında, günümüzde II. Abdülhamid hakkında bilgiden kaynaklı ve kaynaksız olumlu, olumsuz değerlendirmeyi görmekteyiz. Herkes yazıyor, herkes konuşuyor. Ancak, bu tekrar tekrar yapılan konuşmalar ve yazılar, çok defa bizi TARİH çizgisinde ki, gerçeklere götürmüyor. Herkes, kendi penceresinden anlayabildiğini sunuyor. Kimileri, döneminde 1.592.806 kilometrekare toprak kaybeden II. Abdülhamit’in hiç toprak kaybetmediğini, kimileri, Hamidiye Alaylarının kuruluşunun yanlış olduğunu iddia ediyor. Tarih ise bu iddiaların yanlış olduğunu söylüyor.

      Osmanlı Padişahı II. Abdülhamit, 13 Şubat 1878’den 23 Temmuz 1908’ e kadar Meclis-i Umumî’i, Kanun-i Esasi’nin kendisine tanıdığı yetkiyle süresiz tatil ederek Anayasayı askıya almıştı. Yıllarca, II. Abdülhamit’in Meclis-i otuz yıl kapatmasının doğru/yanlış tartışmasını yaparak geçirdik.

      Tarih sayfalarını çevirirken, Fransa’nın 1789 yılına kadar tam 175 yıl meclisini toplamadığının üzerinde hiç durmadık. O, Fransa 1614 yılından 1789 a kadar toplamadığı/toplayamadığı Genel Meclis’ini 5 Mayıs 1789 günü Versailles Sarayı’nda topluyor. XVI. Louis’in (1774-1789 unvanı Fransa ve Navarre Kralı. 1789-1792 tarih aralığında Fransa Kralıdır.) XVI. Louis, (10 Mayıs 1774-21 Eylül 1792) tarafından kabul edilmeyen, Fransa halkının talepleri, süreci 14 Temmuz 1789 günü Bastille Hapishanesi baskını ve Fransa’daki mutlak monarşinin devrilip yerine cumhuriyetin kurulmasıyla sonuçlanmasına, Fransız İhtilali’ne taşıyor. Sonuçlanma derken ilk cumhuriyetin 1792-1804 tarihleri arasın da uygulandığını görmeden, hep 1789 tarihine takılıp kaldık.

      Ancak, buradan farklı anlamlar çıkarılmamalı, olayları kendi mecrasında değerlendirmeliyiz. II. Abdülhamit ve Fransa hayranlığı veya karşıtlığı ile bakılmadan tarihi olaylar değerlendirilmelidir. Zira Fransa İhtilali söylendiği gibi ne dünyada milliyetçiliğin başlangıcı ne de tam anlamıyla cumhuriyeti getirmişti. Fransa halkının İngiliz Anayasası’na hayranlığını bir yana bıraksak da, 1789 sonrası yaşanan olaylar, binlerce kişinin giyotine götürülmesi, cumhuriyetinin tekrar monarşiye dönmesi, 1789-1799 ve sonrası dikkatten kaçırılmamalıdır. Öyle ki, Fransız Devrimi 1789-1815 yılları arasında beş farklı dönem yaşayarak devam etmiştir.

      I. Napolêon Bonaparte (15 Ağustos 1769-5 Mayıs 1821), Fransız İhtilalinde general, 11 Kasım 1799’dan 18 Mayıs 1804’e kadar Fransa Konsülü olarak Fransa Cumhuriyeti’nin ilk başkanı, 18 Mayıs 1804 -6 (11) Nisan 1814 arasında I. Napolyon adını alarak Fransa İmparatoru. Fransa Kralı…

      XVIII. Louis, 11 Nisan 1814-20 Mart 1815 tarihleri arasında Fransa ve Navarra Kralı.

      II. Napolyon  (20 Mart 1811-22 Temmuz 1832) Fransa İmparatoru (22 Haziran 1815-7 Temmuz 1815)

      III. Napolyon, 20 Aralık 1848 - 2 Aralık 1852 tarihleri arasında Fransa Cumhurbaşkanlığı yaptı ve tertiplediği darbeyle cumhuriyeti yıkarak imparatorluğunu ilan etmiştir. Son Fransa İmparatoru olarak 2 Aralık 1852 - 4 Eylül 1870 tarihleri arasında hüküm sürdü. III. Napolyon, Bonaparte hanedanının sonuncusu olan Fransız imparatorudur. İşte, ondan sonra Fransa’da cumhuriyet idaresi kesin olarak kurulmuştur.

      III. Napolyon’dan Cumhuriyet’e giderken; ezilen sınıfların feodal zulme karşı ayaklanmasını mı, milliyetçiliğin dünyaya yayılması iddiasını mı, Ulusal Ordunun komutanlığına La Fayett’nin getirilmesini mi, halkın Tuileries sarayına baskını mı, XVI. Louis’nin 21 Ocak 1793, Marie Antoinette’nin 16 Ekim 1793 de idam edilmelerini mi, monarşinin 1789 da değil, 21 Eylül 1792 de bir süreliğine kaldırılmış olduğunu mu, Vendêe ayaklanmasını mı, Robespierre’in “Terör Yönetimi” ni mi, Danton, Desmoulins ve Heber’in idam edilmelerini mi, 27 Temmuz 1794 de Triumvira’nın yaptığı terörü mü, Robespierre ve arkadaşlarının idamını mı, 1815 Viyana Anlaşması mı, 1848 İhtilalini mi, Fransa’da yıllarca devam eden karmaşa mı, Katolik dünyalarında ki git-gel ler mi, MİLLİYETÇİLİĞİ getirmiş?

      Fransa İhtilâli ile altı çizilen tarihe, nedense; Descartes, J.J. Rousseau, Montesqueiu, Diderot, d’Alembert, Helvetius, Condilac ve Voltaire’nin mutluluk, özgürlük, hiyerarşik yapı, eleştirel zihniyet, toplumu aydınlatmak, halk egemenliği, gibi hedeflerin ortaya konulması yanında İngiliz modelinin örnek alınması talepleri de hep ikinci planda kalmıştır.

      Başka pencereden daha net görebilmek için se; 1789 öncesinde; Kuzey Amerika da ki bütün Fransız kolonilerinin Yedi Yıl Savaşları sonrasında 1763 Paris Antlaşması ile İngiltere’ye kaptırmasını, 1774-1776 Amerikan Bağımsızlık Savaşı’nın Fransa’ya getirdiği külfeti, İngiliz Halklar Bildirgesi ile Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nden etkilenmeleriyle birlikte, yukarıda da altını çizdiğim aydınlanma filozoflarının fikirleri,  Fransız İhtilâli’nin sadece Fransa kaynaklı olmadığını ortaya koymaktadır.

      Demek ki ne iddia sahibi milletlerin, ne de Ermenilerin, sadece Fransız İhtilâlinden etkilenerek milliyetçiliğe soyunduklarını söyleyemeyiz… Zira fotoğrafa bakarken, Amerika, İngiltere, Avusturya, Prusya, Osmanlı ve özellikle Rusya’da neler yaşandığına da dikkatlice bakılması gerekmektedir. 

      Tarih, Ağustos Ayı ve Ermeniler diye başladığım, yukarıda, 26 Ağustos 1789, 4 Ağustos 1802, tarihleriyle geldiğim nokta bu iken, yazımın ikinci bölümünde tarihte AĞUSTOS ayında Ermenilerin neler yaptığını, Ermeni Diasporası yalanlarını, Ermeni milliyetçiliğinin kilise kaynaklı olduğunu, kronolojik olarak yazacağım. Sakın merak etmeyin, Yakın Çağ’ın başlangıç tarihini değiştirmek gibi bir niyetim bulunmamaktadır...

Kaynak: 

Cahit Külekçi - Fransız İhtilali ve Ermeni Milliyetçiliğinin Doğuşu

Prof. Dr. İsmet Giritli - Fransız İhtilali ve Etkileri

Eyyup Şimşek - İkinci İmparatorluğun Kuruluşu ve III. Napolyon'un Meşruiyet Çabaları (1848 - 1852)

Açık Kaynaklar

 

 

Kenan Mutlu Gürses


Kenan Mutlu Gürses © 2011 - 2024 Her hakkı saklıdır. Başa Dön