24 Mart 2012
Siz kuşları bilir misiniz? Ellerinizi kaşlarınızın üzerine alarak, gökyüzün de onları izler mi siniz? Kanat çırpışlarından hangi anlamları çıkarırsınız? Korkularını, sevinçlerini sezdiğiniz olur mu? Hürriyetleri kısıtlanmış, kafese konulmuş olanları, aklınıza getirir misiniz? Hunharca vurulan bir kuş için neler hissedersiniz?
Hep birlikte, kara bulutların Anadolu’ya doğru yol aldığı 1914’ün bir yaz mevsimine gidelim. Hırçın dalgalar arasında, kara bulutları mihmandar edinen GOEBEN ve BRESLAU Kruvazörleri’nin ÇANAKKALE Boğazı sularını yararak İSTANBUL’A gidişlerini birazcık hayal edelim. O Kruvazörlerin üzerinde acaba o gün, hangi kuşlar süzülüyordu? Var mı, bileniniz?
Söz konusu Kruvazörlerin, bir anda isimlerinin YAVUZ ve MDİLLİ olmasından ne kadar, haberdarsınız?
Yaz, yerini sonbahara ve de kışa bırakırken Anadolu’nun Doğusun da, KAFKASYA’DA neler yaşanıyordu, onu bilir mi siniz? Leyleklerin göç etmesinin üzerinden ne kadar zaman geçmişti diye, düşündüğünüz olur mu?
Düşünedururken, bugün CUMHURİYET’İN bütün değerleriyle hesaplaşmaya soyunan aklı-evvellerin daha önce BALKAN, TRABLUSGARB ve SARIKAMIŞ Savaşlarında nasıl ve neden yenilmiş olduğumuzu halen, anlayamamış olmaları, tarihi hatıralarınız da neleri çağrıştırır?
Anadolu’da başımıza açılan o belaların, Ruslar, İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar tarafından hazırlandığını nasıl unuturlar? 1915’in Şubat ve Mart aylarında ÇANAKKALE BOĞAZI’NI çevreleyen TABYALARDA, top ateşine tutulan BİRLİKLERİMİZDE, acaba hangimizin DEDESİ ŞEHİT düşüyordu, biliyor mu sunuz?
O top sesleri arasında KUŞLARIN nasıl korktuğunu, nasıl kaçıştığını hiç düşündüğünüz olur mu?
Dileyelim ki, düşünemediniz! Bazen okuduğunuz da, dinlediğiniz de, Churchill, Amiral Carden, Lord Fisher, Albay Hayas Sadler, Amiral John de Robeck, Guepratte, H. Weston, Gouraund, General Sir William Birdowood ve Sir Ian Hamilton’un kimler olduğunu merak eder misiniz?
NUSRET (mayın) ÇİMENLİK, HAMİDİYELER bir yana, HMS OCEAN, HMS Irresistible, BOUVET, Inflevible, SUFFREN, Gamlois, Queen Elizabeth, AGAMEMNON, Lord Nelson, CHARLEMAGNE, Triumph, PRİNCE GEORGE, Albion, VENGEANCE, Swiffsun, MAJESTİC, Doris, CAANOPUS, Dartmouth isimli zırhlılar, savaş gemileri sizlere ne hatırlatıyor?
Her yıl 18 MART 1918’in yıldönümü geldiğinde neler hissedersiniz?
SEDDÜLBAHİR, Kirte, ALÇITEPE, Kumkale, ORHANİYE, Mesudiye, YILDIZ, Mecidiye, GELİBOLU, Arıburnu, ERTUĞRUL KOYU, Kireç Tepe, CONKBAYIRI, Kemikli, YUSUFÇUK TEPE, Teke Koyu, KOCAÇİMEN TEPE, Eceabat, KABA TEPE, İkiz Koyu, ZIĞINDERE, Suvla Koyu, SARIBAYIR, Kirte Bağları, ANAFARTALAR, Baba Tepe, KANLI TEPE, Havan Tepe, de ŞEHİT DÜŞEN 250.000 –İKİYÜZ ELLİ BİN- TÜRKÜN ne uğruna CAN verdiğini, anlayabilir misiniz?
VEHİB PAŞA, Cevat Paşa, ESAT PAŞA, Yarbay Hasan Basri Bey, ALBAY HALİL BEY, Albay Sami Bey, YARBAY MUSTAFA KEMAL BEY, Albay Refet Bey, YARBAY SELAHATTİN ADİL, Teğmen Arif Tanyeri, YARBAY HASAN ASKER, Yarbay Cemil, ALBAY ALİ RIZA BEY, Yüzbaşı Kadri Bey ve 250.000 –İKİYÜZ ELLİ BİN- isimsiz KAHRAMAN, ANADOLU’NUN KİLİT’İNİ açtırmamak uğruna nasıl mücadele etmişlerdi, hiç düşündünüz mü?
Ya, KAFKASYA, Sina, FİLİSTİN, Irak, HİCAZ, Yemen ve ANADOLU’NUN Bozkırların da, YİTİP gidenler!
Ve kaçışan KUŞLARI, onların ürkek bakışlarını, bir yerleriniz de hissede biliyor mu sunuz?
‘’TÜRKLER’DE İKNA EDİLECEK’’ MİŞ! Eee, ANAYASA’YI değiştirmek için, ŞEHİTLERİMİZİ nasıl İKNA edeceksiniz? TÜRK’Ü ağzına almaktan korkanlar, acaba ikna edilecekleri belirlerken, nasıl oluyor da TÜRK demek ihtiyacını duyuyorlar?
Anlaşılması için bizde de Jon McNaughton gibi bir ressamın çıkmasını mı bekleyeceğiz!
‘’Temeli yüksek TÜRK Kültürü olan TÜRK MİLLETİ’NE düşen görev, bu ÜLKÜNÜN gereğini yerine getirmektir.’’
Bütün ŞEHİTLERİMİZE saygı, minnet, şükran dolu kalbimle RAHMET diliyorum
Kenan Mutlu Gürses